11 Eylül 2010 Cumartesi

CHP DEĞİŞMELİ - Harun Yavruoğlu







Tarih: 11.09.2010
Bir afiş hazırlatılıyor, bu afişte Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanının fotoğrafı ve yanına da.
Siyah çarşaflı bir bacımızın fotoğrafı konuluyor ve sonrada bu afişe:
“rahibe kıyafetine hayır” yazılıp billboardlara astırılıyor…

AKP de haklı olarak derhal meydanlarda: “işte CHP’nin İslam’a bakışı bu” diyor ve halk CHP ye “YUUUH!” çekiyor.
Haklı da...
Öyle ya, kampanyanın en yoğun döneminde rakip partiye
bundan daha güzel bir malzeme verilir mi?

Evet, AK PARTİ: “İşte CHP’nin İslam’a bakışı bu” diyor.
Ama CHP yönetiminin, hatta
Genel Başkan Kemal Kemal Kılıçtaroğlu’nun bu afişten haberi bile yok.

Olmaması masumiyetini ortaya koysa da, partisindeki
yönetim zafiyetini,
CHP de hiç bitmeyen o müzmin sinir bozucu başıbozukluğu…
Her kafadan bir sesin çıkmasının yarattığı kaotikliği de göstermektedir ayrıca.

Bu demokratiklik değildir.
Bu partide kimsenin kimseyi takmadığı,
Disiplinin bulunmadığı,
Başına buyruk hedefler güdüldüğü görüntüsünü vermektedir…

Ne demek.
Bir kampanya yapılacak.
O kampanyada örtülü kadına rahibe benzetmesi yapılacak…
Sonra da Partinin halk nezdinde maalesef inandırıcı olamama sorunu olan dini konularda partiyi zor durumlara sokacak ve onun Genel başkanını özür diletecek durumlara düşürecek.
Ve CHP bu haliyle halkın umudu olacak öyle mi?
Bu yol arkadaşlarıyla yola çıkılamaz.
Bu kadro iktidara yürüyemez.
Bu kadro Türkiye’de siyaset yapacak ferasete vizyona sahip değildir.
Bunlar sanki Müslüman bir ülkede değil de;
Paris’te, Roma’da Berlin’de siyaset yapmaktadırlar…

Yazık: Kemak Kılıçtaroğlu’nun emeğine, gayretine,
çabasına yazık…
Kemal Kılıçtaroğlu bu kampanya sonrası derhal CHP yi sil baştan ele almalıdır.
Öncelikle kendi içindeki fikri uyumsuzluklarından kurtulmalıdır.
Akıl, fikir ve gönül birliği içinde olacağı güveneceği şahsiyetlerle yola çıkmalıdır.
Yoksa bu kılıç kısa bir sürede sürmene bıçağına dönüşür.
Gerçi sürmene bıçağı iyi keser ama zafer için Kılıçtaroğlu’na; kılıç gerek…

Ayrıca söylemlerinde:
Memur Kemal…
İşçi Kemal… Gibi hitapları bir süre kitlelere sıcak ve
sevimli gelse de, söz konusu bu sıfatlarla asla büyük
projelerin adamı olamayacaktır.
Zira ben de memuriyetten gelme bir kardeşiniz olarak belirtmeliyim ki:
Kamuoyunda memur anlayışı maalesef ‘sallabaşı al maaşı’ imajıyla eşitlenir…
O nedenledir ki, Kılıçtaroğlu’na ‘memur Kemal, İşçi Kemal’ söylemleriyle
Umulan iktidar çıkmaz.
Çıksa çıksa; siyasete
“Yola çıktım Mardin’e” türküsüyle başlar.
Ve sonra: hemen her politikacıda olduğu gibi düşer koltuk derdine…
durumları yaşanır.

Bu durumda CHP den umudunu kesen, bazı mutsuz CHP seçmeni Fazıl Say’dan senfoniler dinlerken, bazı seçmenler de canı yandıkça Orhan babadan: “Batsın bu dünya” şarkısını feryatlarlar....

Şaka bir tarafa CHP
bu afiş skandalı için derhal ve en erken bir şekilde hukuki işlemleri başlatıp kampanya bitmeden ilgililer hakkında kamuoyunu tatmin edecek kararlar verilmelidir.

Ve ayrıca CHP tabanına ve tavanına İslam’da örtünün bir tanrı buyruğu olduğu,
Ve bu ilahi emre uyulmasının inanç gereği olduğu ve haliyle giysilerin boyu ve renklerinin hiçbir kimseyi ve de CHP’liyi ilgilendirmediği de iyice anlatılması
ge rek mek te dir.

Öyle ki; dini konularda birkaç eser okuyanlar iyi bilirler…
Tüm semavi ve hatta ilkel kabile dinleri dâhil, bütün dinlerde örtünmenin var olduğu,
Hatta örtünen rahibeler de Allahın emri gereği örtündükleri bir dini gerçektir.
Referandumda “HAYIR” oyu vereceğimi önceki hafta beyan
etmiş bir şahsiyet olarak, sözde İslami kıyafeti aşağılamaya yönelik rahibe
benzetmesini yapan şahsiyeti(!) ve anlayışı şiddetle kınıyorum.

Ve CHP’nin iktidar olması; bu kafayla giderse çıkmaz ayın son perşembesi mutlaka gerçekleşecektir kanısındayım.
Tüm okurlarımın RAMAZAN bayramlarını kutluyorum.