2 Mart 2011 Çarşamba

Makale-Harun Yavruoğlu

Zülme dayanan saltanatlar
.
Bir özdeyiş vardır:
“Ne oldum değil, ne olacağım demeli.”
Demeli ama adamlar demiyor işte.
Sanki bizim büyüklerimiz boşuna konuşmuş…

Evet haftalardır. İslam coğrafyasındaki yıkımlar dünyada heyecanla izlenmektedir.
Öyle ki, halk umulmadık bir cesaret ve maharetle
yıllardır kendisini limon gibi sıkan liderlerini üzerinden bir bir atamaya  başladılar…
Nerede şimdi ülkesini demir yumrukla yöneten Tunus ve Mısır Devlet başkanları…

Veya yakın gelecekte onlara nice totaliter rejim liderleri eklenecektir...
Ki biri de muhtemelen Libya lideri Kaddafi olacaktır.
O nasıl bakış öyle.
Var mı böyle bir duruş ya…
Üstelik de yaşı yetmişlerinde…
Öfkeli
Hiddetli
Ve de acayip şiddetli bir çöl kabadayısı.
Ve üstelik 1962 yılında Ankara Kara Harp Okulundan mezun olmuş.
Gerçi nasıl okumuşsa sonradan ülkesinde hukuk falan da okumuş muş.
Hala başına buyruk, çadır sakini bir azamet budalası ve
mahallenin delisi pozlarında…

Bu zat, doksanlı yıllarda Erbakancağızımı karşısına dikivermişti ve de 
oncağızıma saymış da saymıştı…
Bizim hoca efendiliğinden olacak ki ağzının payını vermeyince
Kaddafi’nin sözlerinden daha da ağarını Türk siyasilerinden işitmişti.
Ve malum güçler Hocaya iktidarı bıraktırma girişimlerinde; çöllerin meczubunun kendisine efelenmesini sükûnetle sineye çekmesini de fatura etmişlerdi.

Bu kapris budalası Muammer Kaddafi, arada bir Türklerin yanında yer alsa da,
Ruhsal krizlere girdikçe ilk sataştığı ülkelerden biri yine Türkiye’dir.
Hata bir keresinde Halkına hitaben yaptığı konuşmada:
“Sizi yıllarca sömüren Osmanlı’nın, torunlarını şimdi sizlere hizmetçi olarak  getirttim.” deme küstahlığını da gösteren de yine bu zat-ı muammer’in  başı şimdilerde halkıyla fena halde belada.
Zira halkına: “Yat!” diyor.
Ancak Libya Halkı artık yatmıyor.
Zevat: “Uyu… Yat uyu!”  diyor, ancak halkı artık uyumuyor… Uymuyor dediklerine artık…

Libya halkı; Libya’nın maddi manevi imkânlarını yıllarca sömüren bu Kaddafi ailesinden hesap sormak için ölümü göze almış gibiler artık.
Ama o; “bu ülke benim…”
“Bu halk benimdir.
“Öyle yağma yok bırakıp gitmem” diyor.

O da aslında haklı ama.
Nereye gidecek ki.
Kime gidecek ki
Ne yüzle artık yaşayacak ki.
Şah Rıza Pehlevi gitti de ne oldu?
Kaç yıl yaşadı ki?
Tahtsız ve bahtsız Pehlevi altı ayda kanserden ölüp gitti.

Evet, Kaddafi: “Gitmem!” diyor… Direniyor…
“Şehit olurum, iktidarı bırakmam!” Diyor.
Şehit mi olur bilemem. Ama artık “zulme dayanan saltanatlar” Yıkıldı… Yıkılıyor işte…